GİRESUN EKONOMİSİ VE M.E. ŞURASI BAŞLADI
Valiliğimizin katkıları ile Giresun Üniversitesi tarafından düzenlenen Giresun Ekonomisi ve Mesleki Eğitim Şurası, Giresun Üniversitesi (GÜ) Güre Yerleşkesi Konferans Salonu’nda bugün başladı
30 Ekim 2008 Perşembe 21:00
Vali Mustafa Taşkesen, Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Metin Öztürk, Vali Yardımcısı Süleyman Özçakıcı, Giresun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Üyesi Osman Gazi Doğramacı, şuranın panelistleri, Giresun Üniversitesi Öğretim Görevlileri ve öğrencilerin katıldığı şuranın açılışında konuşan Vali Mustafa Taşkesen, Giresun’un, Karadeniz Bölgesi’nde kalkınma ihtiyacının yoğun şekilde hissedildiği illerden biri olduğunu söyledi.
İlimizin tarıma elverişli topraklarının darlığından, engebeli arazi yapısından, yağışlı ikliminden de söz eden Vali Taşkesen, bölgenin bu nedenle uygun bir tarım bölgesi olmadığını vurguladı.
Vali Mustafa Taşkesen, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Önemli merkezlere, hammadde kaynaklarına ve pazarlara uzaklığımız, ulaşım güçlüğü, fabrika kurulacak alanların yetersizliği ve diğer nedenler, ilimizde sanayinin kısa dönemde gelişimini engellemektedir.
Doğu Karadeniz Bölgesi’nin tek ürüne bağımlı tarımsal yapısının yoğun bir şekilde hissedildiği Giresun’da; alternatifsiz tarım ürünü konumunda olan fındık, aynı zamanda ilin ekonomik yapısını şekillendiren temel ürün olma özelliğine de sahiptir.
Tarımsal faaliyetlerin ağırlıklı olarak fındık tarımı üzerinde yoğunlaşmasının yanı sıra, ilde sınırlı bir düzeyde var olan sanayi sektörü de büyük ölçüde fındık ve fındık mamullerine dayalı olarak gelişme imkânı bulabilmiştir.
Giresun ekonomisi tarıma dayalı olmakla beraber, ilde bu sektörün de az gelişmiş ve yetersiz bir yapıda olduğu görülmektedir.
İl Gayri Safi Yurtiçi Hâsıla (GSYİH) içerisinde % 25’in üzerinde bir paya sahip olan tarım sektöründe üretimin ve verimliliğin düşük olması, İl halkının %70 gibi çok büyük bir bölümünün tarım faaliyetleriyle uğraşmasıyla birlikte değerlendirildiğinde, tarımın artık insanların geçimini sağlamada yetersiz kaldığı ortaya çıkmaktadır.
Tarım sektörünün bu yapısı, işsizlik ve göç gibi birtakım ekonomik ve sosyal sorunları da beraberinde getirmektedir.
Büyük ölçüde tarıma dayalı olan sanayinin ve diğer sektörlerdeki yatırım/üretim faaliyetlerinin il hâsılasına katkısı ve sağladığı istihdam, ekonomik büyümede sanayileşerek gelişme yönünde yeterli bir unsur olamamıştır.
Dolayısıyla artan nüfusu besleyemeyen, sanayi ve hizmet sektörlerinde yeterli hizmet kapasitesi yaratamayan il ekonomisi, önemli boyutta iç ve dış göçe neden olmuş ve olmaya devam etmektedir.
Diğer yandan, Giresun, sahip olduğu doğal ve kültürel değerler gözetildiğinde turizmin, özellikle alternatif turizmin gelişmesine olanak sağlayacak tüm potansiyele sahiptir. Fakat bu potansiyel henüz ürün haline gelmemiştir.
Giresun Ekonomisi hakkındaki bu bilgilerden sonra şuramızın ikinci ayağı olan Mesleki eğitim konusuna gelince; bilindiği gibi eğitimde yapılan işleri, salt yatırım tabiriyle ifade edemeyiz; yapılan, hakiki manası ile geleceği inşa etmektir.
Milletlerin kaderini belirleyen asıl faktör, her zaman eğitim alanındaki performansları olmuştur. Bu alanda ne kadar çalışırsak azdır. Çünkü iyi bir eğitim sistemine sahip olduğu halde geri kalmış, yoksulluğun çemberini kıramamış bir toplumu tarih kaydetmemiştir.
Bir ülke, eğitim sistemini, kendi genci ile hayat arasında sağlam bir intibakı sağlayacak biçimde kurmaz ve geliştirmez ise; eğitim, yaşam ve ekonominin gerekleri ile dünya gerçeklerinden kopuk kalırsa, kendi huzur ve istikbalini kendi eliyle dinamitlemiş olacaktır.
Sanayimizin ve hizmet sektörümüzün özellikle de ara eleman ihtiyacı, mesleki eğitimin etkinliği ile karşılanabilecektir.
Bu yönüyle mesleki eğitim, ülkemizin ekonomi performansına da doğrudan tesir eden son derece önemli bir faktördür.
Hukuku ve demokrasisi yanında ekonomisi ile de dünyanın birinci liginde olan Türkiye’mizin küresel rekabetteki başarısı, işgücünün niteliği ile doğrudan ilintilidir.
Bu sorunların giderilmesi için, devlet olarak eğitimin reforme edilmesi yanında ailelerin ve gençlerin mesleki eğitim konusunda bilinçlendirilmesi de ciddi önem taşımaktadır.
Artık, işgücü fazlasını “devlet babanın kucağında” eritme döneminin kapandığı, bu yöntemlerin ne devlete, ne ekonomiye, ne iş arayanlarımıza bir yarar getirmediği herkes tarafından iyi anlaşılmalıdır.
Lise Eğitimi alan öğrencilerin Türkiye ortalaması %46, meslek okulu eğitimi alanların oranı ise %54’dir. Giresun’da ise %54 mesleki lise, %46’da genel lisedir. Milli Eğitim Bakanlığının hedefi %55 mesleki lise, %45 genel lise olduğuna göre, il olarak iyi bir noktadayız.”
Giresun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) adına konuşan Yönetim Kurulu Üyesi Osman Gazi Doğramacı da, İlimiz arazisinin engebeli olduğu için sanayi de ve tarım da iyi konumda olmadığımızı belirtti.
Doğramacı, “İlimizde yalnızca tek tarım ürünü fındıktır, sanayimizde fındığa dayalıdır. Giresun’un gelişimi küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluşlarının artması ve organize sanayi bölgelerinin çoğalması ile mümkündür” dedi.
Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Metin Öztürk’te yaptığı konuşmasına sitem dolu sözlerle başladı.
“Giresun halkı, sanayicisi, işadamı kendileri için büyük önem arz eden ‘Giresun Ekonomisi ve Mesleki Eğitim Şurası’nda yine burada değiller” diyen Rektör Prof. Dr. Öztürk, “Bu salonumuzu yalnızca öğrencilerimizin değil, ‘Ekonomik olarak çöktük’ diye isyan eden esnafımızın, sanayicimizin ve işadamlarımızın doldurması gerekirdi.
Bizler Meslek Yüksekokullarımız ile Giresun’a bir şeyler katalım, ekonomisine bir şeyler verelim derken, böylesi önemli bir toplantı davetimize icabet edilmemesi çok düşündürücüdür.
Giresun’un çok göç veren bir İl olduğunu biliyoruz. İstihdamı artırmak, göçü önlemek için buraya gelip kimse fikrini ortaya koymuyor.
Şunu rahatlıkla söyleyebiliyorum ki; biz üniversite olarak elimizden gelen uğraşı veriyoruz, hani Giresunlu?
Giresun ekonomisini görmek, eğitim gören öğrencilerimizin anlaması için işadamlarımız, sanayicilerimiz burada olmalıydı.
İnanın bizim çabamız görülmeyince İlimizdeki Meslek Yüksek Okullarının sayısını artırmaya hiç gerek yok. Üniversite yönetimi olarak ciddi ciddi düşünüyoruz ve gelecek yıl öğrenci kontenjanını artırmayabiliriz.
İşsizlikten, ekonominin her geçen gün kötüye gittiğinden şikayet eden Giresunlu, böylesi önemli bir konunun görüşüldüğü şuraya duyarsız kalıyorsa, bizlerin çaba harcamasının sizce bir anlamı var mı?” şeklinde görüşlerini açıkladı.
Konuşmaların ardından, “Mesleki Eğitim ve İllerin Kalkınması” konularını içeren 1. oturuma geçildi.
Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Karahasanoğlu’nun başkanlık ettiği oturuma konuşmacı olarak, Süleyman Demirel Üniversitesi’nden Doç. Dr. Murat Ali Dulupçu, Giresun Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Ali Sırrı Yılmaz katıldı. Konuşmacılar, zaman zaman öğrencilerden gelen soruları da yanıtladılar.
12.30–14.00 saatlerinde verilen yemek arasında sonra başlayan “Türkiye’de Mesleki Eğitimin Sorunları” konulu 2. oturuma, Fırat Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Mustafa Taşkın, Giresun Üniversitesi’nden Öğretim Görevlisi Ümmühan Yılmaz ile Fırat Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Bahadır Köksal katıldılar.
“Giresun Ekonomisi ve Mesleki Eğitim Şurası”nın ikinci gününde yarın, saat 09.00’da birinci, saat 10.45’de ikinci, saat 14.00’de olmak üzere çeşitli konuları içeren üç oturum daha gerçekleştirilecek.
Haber:www.giresun.gov
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006-2015 Şebin Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.