MUSTAFA TÜRKYILMAZ YAZDI BÜYÜKLERİMİZE DEĞER VERELİM...

BÜYÜKLERİMİZE DEĞER VERELİM...

ALLAH BÜYÜKLERİMİZİ BAŞIMIZDAN EKSİK ETMESİN

• Onlar bizim büyüklerimiz;
• Onlar bizim değerlerimiz
• Onlar bizim atalarımız
• Onlar bizim her şeyimiz

Onlar bizlerin dünya hayatında rahat yaşadığımız gibi yaşamadılar sıkıntılara, kıt kanaat imkânlara zorluklara katlandılar, onlar ana dolunun 1200 rakımlı köylerinde doğdular 1750–2100 rakımlı yaylalarında büyüdüler.

Onların gördüğünü bizim hiç birimiz görmedik, onların yürüdüğü kadar bizim hiç birimiz yürümedik, onların yorulup terlediği kadar bizim hiç birimiz terlemedik, onların büyüklerine verdiği değeri saygıyı bizim hiç birimiz veremedik,

Onların misafirlerine gösterdiği ilgiyi ikramı bizler gösteremedik, onlar bizim baş tacımız onlar bizim var oluş sebebimiz ben onların ellerinden hürmetle öpüyor ve ömürlerinin geriye kalan kısımlarında ALLAH Onlara ağrı, acı, elem, keder, zara, ziyan göstermesin.

Onlar olmasa bizim inanın bir değerimiz yok Bereket büyüklerle beraberdir, onların duaları makbuldür Hz Peygamberimiz bir hadis içinde bir babanın evlatlarına yapmış olduğu dua benim ümmetime yapmış olduğum dua gibi makbuldür buyuruyor. İşte onların neden değerli olduğunu ne kadar değerli olduğunu anlamak anlatmak imkânsız.

Değerli gençlerimiz sevgili çocuklarımız: yüzyıllarca bizim ecdadımıza hayran kalmış kokuşmuş çökmüş batıdan esen rüzgârın önünde duran şifa bulamaz. Asırlarca dünyanın dört bir yanına adalet götürmüş bir milletin torunları olarak çok iyi düşünmeli onlardan gelen teknoloji alınıp kullanılabilir.

Bunda bir mahsur yok fakat onların örf adetlerinin bizler tarafından kullanılması son derece sakıncalı olur çünkü ne aynı dili konuşuyoruz ne aynı duyguları paylaşıyoruz nede putların peşinden koşuyoruz. Kısacası onların bedeni bize uymaz onların yediği içtiği bize yaramaz. Bizim atalarımız bizim dedelerimiz bizim babalarımız öz be öz Müslüman asil Türk milletidir. 

Hangimiz dağdan odun getirmek için at peşinde saatlerce yürüdük, hangimiz kara sabanla öküz peşinde günlerce sabahtan akşama kadar çift sürdük, hangimiz güneşin altında sabahtan akşama kadar orakla tırpanla ot ekin biçtik, hangimiz güneşin yakıcı sıcağı altında harman döv enledik, hangimiz tarlalardan taş söktük taş taşıdık.

 Elleri öpülesi Analarımızda onlarla beraber tarlada, bağda, bahçede çalıştı ve ev işlerini de yaptılar suyu çeşmeden kova ile çamurlu yollardan taşıdılar ve elektrik yok, buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, elektrik süpürgesi mikrodalga fırın ütü televizyon vs. bunların hiç biri yok Allah onlardan ebediyen razı olsun.

İşte bizler bu gün hiçbir şeyi beğenmiyor elimizde olan imkânlara yeterince şükretmiyoruz. Babalarımızın Dedelerimizin yaşadıklarını düşünüp halimize bir bakıp zaman kaybetmeden onlara gereken değeri bir an önce vermek hepimizin en önemli görevi olmalıdır.

Saygılarımla

Mustafa TÜRKYILMAZ

www.ferforje.us

teknikferforje@gmal.com